YANGIN SİGORTA VERGİSİ

Sigorta Şirketlerinin önemli bir mali yükümlülüğü olan yangın Sigorta Vergisi (Y.S.V.) belediyeler için de bir gelir unsurudur.Yangın Sigorta Vergisi, 2464 Sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 5. Bölümünün 40. maddesi ile ihdas edilmiştir.İlgilii Kanunun 40. maddesinde “Belediye sınırları ve mücavir alanlar içindeki menkul ve gayrimenkul mallar için yapılan yangın sigortaları dolayısıyla alınan primler, Yangın Sigortası Vergisine tabidir” denmektedir.Yangın Sigorta Vergisinin Mükellefleri, sigorta şirketleridir (m.41). Sigorta şirketleri, yangın sigorta vergisine tabi işlem yaptıklarında bu işlemden doğan vergiyi ödemekle yükümlüdür.O halde, Yangın Sigorta Vergisinin Matrahı, yapılan sigorta muameleleri dolayısyla alınan primlerin tutarıdır. Sigorta şirketleri vergilendirme dönemi içinde iptal edilen yangın sigorta muamelelerine ait primleri, iptalin vuku bulduğu döneme ait matrahtan indirebilirler (m.42).Yangın Sigorta Vergisinin nispeti %10 olup (m.43); ilgili vergi, takip eden ayın 20. günü akşamına kadar bir beyanname ile bağlı olunan belediyeye bildirilecek ve hesaplanan vergi aynı süre içinde bağlı olunan belediyeye ödenecektir (m.44).Bu noktada, verginin hangi belediyeye ödeneceği sorusu akla gelebilir. Sigorta şirketinin merkezinin olduğu belediyeye mi, yoksa yangın sigortalarından doğan vergi priminin tahakkuk ettiği belediyeye mi?Bu sorunun cevabı ise muallaktır. Kanunun 44. maddesinde ” Mükellefler, bir ay içindeki vergiye tabi muamelelerini ertesi ayın 20. günü akşamına kadar bağlı bulundukları belediyeye bir beyanname ile bildirmeye ve hesaplanan vergiyi aynı sürede ödemeye mecburdurlar” denmektedir. Bu maddeden yola çıkarsak, beyannaemin sigorta şirketlerinin genel merkezlerinin bulunduğu ilin belediyesine verilmesi, ödemenin de yine bağlı bulunulan belediye yapılması gerektiği anlaşılmaktadır.Bununla birlikte, Kanunun 40. maddesi , Yangın Sigorta Vergisi, belediye sınırları ve mücavir alanlar içindeki menkul ve gayrimenkul mallar için yapılan yangın sigortaları dolayısıyla alınan primler ifadesiyle de sigorta şirketinin merkezinin dışında yapılan bir yangın sigortasını belirtir ve buradan da verginin yangın sigortasının yapıldığı ilin veya ilçenin belediyesine ödenmesi gerektiği anlamı çıkmaktadır.Uygulamada ise, yangın sigortalarından doğan Yangın Sigorta Vergisini oluşturan pirimler, sigorta şirketleir tarafından hesaplanarak, sigorta poliçesinin yapıldığı belediyelere ödenmektedir.Sigorta şirketleri, örneğin Nisan 2016 dönemi için yangın sigorta primlerindne doğan Yangın Sigorta Vergisini hesaplayıp, beyannamelerini hazırlayarak takip eden ayın 20. günü akşamına kadar, örneğimizde 20 Mayıs 2016 akşamına kadar, beyannameleri belediyelere gönderirler ve çıkan tutarları belediyelerin hesaplarına yatırırlar.Yine büyükşehir belediyesi olan illerde Yangın Sigorta Vergisi, büyükşehir belediyelerine ödenirken, büyükşehir belediyesi olmayan illerde ise Yangın Sigorta Vergisi, yangın sigortasının yapıldığı merkez il veya ilçe belediyelerine ödenmektedir.Fakat, sigorta şirketlerinin çoğunun genel merkezlerinin İstanbul’da olduğunu düşündüğümüzde bu beyannamelerin tek tek Türkiye geneline yayılmış olan belediyelere gönderilmesinin oldukça külfetli ve masraflı olduğu aşikârdır.Uygulamada, beyannameler takip eden ayın 20. günü akşamına kadar postaya verilmekte veya internet üzerinden tahakkuk ettirilmekte vergi tutarları da aynı gün ödenmektedir. Öte yandan beyannamelerin gönderilmesinde dikkat edilecek bir başka husus ise, beyanname verme süresinin son gününün hafta sonuna rastlaması halinde ne yapılacağı ile ilgilidir.Tüm beyannamelerde; beyanname verme ve ödeme sürelerinin son günü hafta sonunua rast geldiği zaman beyanname verme ve ödeme süreleri otomatikman bir sonraki haftanın ilk iş gününe uzarken Yangın Sigorta Vergisinde bu sürenin uzamadığı ve belediyelerin böyle bir durumda usulsüzlük cezaları kestiği görülmektedir. Bu nedenle, sigorta şirketleri beyanname verme ve ödeme süreleri hafta sonuna gelen aylarda beyannamelerini en geç Cuma gününden postaya vermekte veya internet üzerinden tahakkuk ettirmekte, ödemlerini de yine en geç Cuma günü yapmaktadırlar.Netice olarak, belediyelerin yangından korunma hizmetini daha etkili yapabilmelerini sağlamak amacıyla konulan Yangın Sigorta Vergisinin uygulamada sigorta şirketlerine ek mali yük getirdiği görülmektedir. Belediye Gelirleri Kanununun 44. maddesinde verginin bağlı olunan belediyeye ödenmesi gerektiği vurgulanırken, ugulamada ve Sayıştay incelemelerinde bu verginin yangın sigorta poliçelerinin yapıldığı belediyelere ödendiği görülmektedir.Yine, hafta sonunu dikkate almamakta ve takip eden ilk iş günü gönderilen beyannamelere ve yapılan ödemelere usulsüzlük cezası kesmektedir.Yapılması gereken nedir peki? Bize göre öncelikle Yangın Sigorta Vergisinin tüm belediyelere verilmesi ve ödenmesi yerine, örneğin Maliye Bakanlığı’na tek beyanname ile verilmesi, beyannnamenin arkasına eklenecek bir liste ile hangi belediyelere ne kadar vergi tahakkuk ettirildiği belirtilmelidir.Yine ödeme tutarı Maliye Bakanlığı’na yapılmalıdır. Maliye Baklanlığı da sigorta şirketlerinden aldığı Y.S.V Beyannamesinin ekinde yer alan listede gösterilen tutarları ilgili belediyeye aktarmalıdır.Böyle bir uygulama,

  1. Sigorta şirketlerinin posta ve kargo giderlerini azaltacak,
  2. Şirketlere ekstra zaman kazandırarak sigorta şirketlerinin tasarruf ederek kaynak yaratmasına ve yaratılan bu kaynaklar ile yeni yatırımlar yapmasına olanak sağlayacak,
  3. Verginin şeffaf bir şekilde ilgili belediyelere aktarılmasını sağlayarak belediye gelirlerinin etkin kullanımını sağlayacak,
  4. Belediyeler üzerinde, belediye gelirlerinin harcanması konusunda denetim sağlayacaktır.

Armağan Üreten
SMMM
Doğa Sigorta Mali ve İdari İşler Uzmanı
07.08.2016